Ekonomik krizi, yoksullaşmayı, daralan istihdam ve artan işsizliği gizlemek için son süreçte önce Ayasofya’yı siyasete açan AKP, ardından Adnan Menderes’ten bu yana keşfedildiği iddia edilip bir türlü ortaya çıkarılmayan ‘doğal gaz bulundu müjdesini’ ortaya attı. Ne var ki hiçbiri de AKP şefi ve kurmaylarının umduğu mapilasyonu yaratamadı.
Bunun üzerine daha önce birçok kez yaptıkları gibi yeniden idam cezasını gündeme getirdiler. Devlet, AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, aracılığıyla ‘Vatandaşlarımız idam cezası istiyorsa, biz de TBMM’de gereğini yapmak zorundayız’ açıklamasıyla idam cezasını birkez daha gündeme getirdi.
Devletin her dönem koltuk deynekliğini yapan MHP, AKP döneminde de tarihsel misyonuna yakışır şekilde koşulsuz devlet desteği anlayışının sonucu olarak idam konusunda da sessiz kalmadı.
MHP Oryantalizmi
İdam cezasını gündeme getirerek bazı kesimlerde Abdullah Öcalan’ın idam edilebileceği algısı yaratıp bu algı üzerinden oy devşirmeye çalışan MHP, Öcalan yakalandığında DSP ile hükümet ortağıydı, MHP şefi Bahçeli meydanlarda elinde urganla dolaşmıştı ancak yakalandıktan sonra Öcalan’ın idam edilmemesi için de bizzat imza atmıştı. Yalan söylemekte ve gerçekleri çarpıtmakta ahlaki ve etik tüm sınırları çoktan aşan burjuva siyasetçilerin, ‘toplumsal barış’ adına idamı yeniden gündeme getirmesi ve bundan oy devşirmeye çalışması da umdukları sonuçları yaratacağa benzemiyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, ‘İdam cezasının hukuk mevzuatımıza tekrar alınması, iğrenç ve ilkel suçların işlenmesini caydırabilecektir. MHP idam cezası meraklısı değildir ancak korku sınırını geçen suç ve suçlularla mücadelenin başarısı için başkaca bir seçenek olmadığı nettir’ sözlerine AKP’den yanıt geldi.
Denizli AKP Bozkurt ilçesi 7. Olağan Kongresinde konuşan AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, şunları söyledi: ‘Eğer vatandaşlarımız ülke barışını tehdit eden, huzurunu tehdit eden suçlarla ilgili idam cezası istiyorsa biz de parlamentoda bunun gereğini yapmak zorundayız. Uluslararası hukuk da buna saygı duymak zorunda. Biz de gereğini en yakın zamanda hayata geçirmek suretiyle yapacak, toplumsal barışımıza, vatandaşlarımızın adalet beklentisine uygun hukuk inşaası üretmeye devam edeceğiz.’
