Dersim’in (Tunceli’nin) birinci derece doğal SİT alanı olan Munzur Vadisi’nde yapılaşmanın önünü açacak ve doğa katliamına sebep olacak projelere karşı kent-doğa savunucularının mücadelesi sürüyor.
Daha önce Munzur Vadisi’nde yapımı planlanan HES projelerinin hukuka aykırılığı, açtığı davalarla tescilleten Mimarlar Odası Ankara Şubesi, doğal dengeyi alt üst edecek Munzur gözelerine ilişkin peyzaj ihalesine karşı da harekete geçti, yürütmeyi durdurma ve iptal istemleriyle dava açtı.
Dava konusu ihalede teknik şartnameyle ilgili detayların olmadığına da dikkat çeken Candan, “Hâlbuki bu kadar hassas ve 1. derece SİT alanı bölgede uygulanacak bir projede özel teknik şartnameler ve yapılacak tüm işlerin analiz raporları ve imalatların iş tarifleri detaylı bir şekilde hazırlanmalı bu teknik kriterlere göre ihaleye çıkılmalıdır. Birçok imalatın detay olduğu, hassas çalışma biçimi gerektirdiği, iş makinasının kullanılmayacağı, çalışma esnasında doğal yapının bozulma tehlikesinin olduğu bir projede; benzer iş tecrübesi olan, teknik ve mali olarak yeterli firmaların ihaleye katılımı esas olduğu halde, işin yüklenici firmanın bu koşulları sağlayıp sağlamadığı öğrenilememiştir” dedi.
Munzur Vadisi’nin derin kanyon vadileri, karstik yapısı, mağaraları, buzul göl ve vadileri, akarsu ve dere sistemleri, yeraltı su sistemleri, kaynakları ve şelaleleri ile milyonlarca yılda oluşmuş ilginç jeolojik ve jeomorfolojik özelliklere sahip olduğunu söyleyen Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Munzur’u talan edecek ve yapılaşmaya açacak her tür adıma karşı olduklarını belirtti.
(Sendika.Org)
