Neresinden tutulsa orasından dökülen hukuk sisteminin akıl almaz skandallarından birisi de 82 yaşındaki Mehmet Emin Özkan’a halen yaşatılanlar..
Sol’da yer alan habere göre: 22 Ekim 1993 günü Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Tuğgeneral Bahtiyar Aydın bir suikastle öldürüldü. Suikast sonrasında Lice’de çıkan olaylarda 16 kişi yaşamını yitirdi.
Diyarbakır Bölge Komutanlığı’na o yıl atanmış olan Bahtiyar Aydın’ın PKK tarafından öldürüldüğü duyuruldu.
Yüksekova Çetesi soruşturmasında bir çete üyesi Aydın’ın JİTEM adına çalışan 2 itirafçı tarafından öldürüldüğünü iddia etti.
Daha sonra, Ergenekon “davasının” gizli sanığı Deniz olarak ifade veren Şemdin Sakık ise Aydın’ın bir asker tarafından öldürüldüğünü, bu askerin de daha sonra bir başka asker tarafından öldürüldüğünü iddia etti.
İki itirafçı ifade verdi
Bahtiyar Aydın’ın katili olarak yargılanmaksa bugün 82 yaşında olan ve cezaevinde sağlık sorunlarıyla boğuşan Mehmet Emin Özkan’a düştü.
Özkan 1996 yılında Mersin’de örgüt üyesi olduğu iddiasıyla gözaltına alındı. Daha sonra iki PKK itirafçısının verdiği ifadeye dayanarak Bahtiyar Aydın’ı öldürdüğü suçlamasıyla yargılandı. Özkan yargılama boyunca suikastle bir ilişkisi olmadığını savundu, aleyhine verilen ifadeler daha sonra geri çekildi ama müebbet hapis cezasına çarptırılmaktan kurtulamadı.
Herkes JİTEM diyor ama Özkan hapiste
Özkan’ın durumunu değiştiren bir gelişmeyse 2014 yılında oldu. Tuğgeneral Aydın’ın öldürülmesinin ardından Lice’de çıkan olaylarla ilgili davada Savcılık zaman aşımının gerçekleşmesine bir gün kala sunduğu iddianameyle Aydın’ın öldürülmesiyle başlayan tüm sürecin bir JİTEM organizasyonu olduğunu savladı ve Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı Emekli Albay Eşref Hatipoğlu ile Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında ceza istedi.
Mahkeme Hatipoğlu için beraat kararı verdi, Yanardağ ise hayatta olmadığı için dosyadan çıkarıldı.
Bunlar olurken Özkan’ın avukatları Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yargılamanın yenilenmesi ve infazın durdurularak Özkan’ın tahliyesi talebiyle başvurdu. Mahkeme, sadece yargılamanın yenilenmesi talebini kabul etti.
Yeniden yargılama Adana’da başladı. 31 Ocak 2020 tarihinde görülen duruşmada Özkan için verilmiş “yüzde 87 cezaevinde kalamaz” raporu mahkemeye sunuldu ama mahkeme tahliye talebini reddetti.
Mehmet Emin Özkan şu anda cezaevinde. Sağlık sorunları uzun süredir ağırlaşarak sürüyor. Yardım almadan yaşamını sürdürmesi bile mümkün değilken, tedavi görmesi gereken rahatsızlıklarıyla ilgili durumu pandemiyle birlikte iyice ağırlaşmış durumda.
29 Ağustos 2020 tarihli bir açıklamayla 13 kurum Özkan’ın tahliye edilmesi ve dışarda uygun koşullarda tedavi görmesi taleplerini duyurdu.
Açıklama ve imzalayan kurumlar şöyle:
82 yaşında ve 25 yıldır hapishanede olan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü Mehmet Emin Özkan yüksek tansiyon hastasıdır. Uzun yıllardır hücrede kalmasının da etkisiyle Özkan’ın işitme kaybı, sindirim ve solunum rahatsızlıkları, unutkanlık gibi birçok kronik hastalığı bulunmaktadır. Bunun yanında Mehmet Emin Özkan’ın beyninde bulunan iltihap ve hapishanede geçirdiği kalp krizinden ötürü hayatı ciddi bir risk altındadır.
Hastalıklarından dolayı kişisel hiçbir ihtiyacını tek başına karşılayamamaktadır.
Pandemi sebebiyle hapishanelerde alınan önlemler gerekçe gösterilerek, son 6 aydır tedavisi için gerekli sağlık kontrolleri düzenli yapılmamaktadır. Bunun yanında Mehmet Emin Özkan’ın ailesinden edindiğimiz bilgiye göre Mehmet Emin Özkan yardımsız yürüyememekte ve ayakta duramamakta. Bu sebeple kaldığı kısımdan neredeyse hiç çıkamayan Mehmet Emin Özkan hiçbir sosyal etkinliğe katılamamaktadır. Aile görüşlerine de bu sebeplerden ötürü çıkamamakta ya da diğer mahpusların yardımı ile görüşmenin yapıldığı yere götürülmektedir.
Sağlık sorunlarından ötürü infaz erteleme başvurusu yapmak için Adli Tıbba başvuran Özkan hakkında tüm sağlık sorunlarına rağmen hapishanede kalabileceği yönünde rapor verilmiştir. Mehmet Emin Özkan’ın ağırlaştırılmış müebbet hükmü aldığı dosyadan da yeniden yargılama süreci devam etmektedir.
Tüm bu bilgiler ışığında Mehmet Emin Özkan’ın hapishanede tek başına hayatını idame ettiremeyeceği ve hastalığının hapishane koşullarında tedavi edilemeyeceği açıktır. Yaş ve kronik hastalıkların, olası Covid+ olması durumunda yol açacağı yaşamsal risklerde göz önüne alındığında pandemi koşullarında tedavisinin dışarıda gerçekleşmesi için infazına ara verilmesinin sağlanması ve derhal serbest bırakılması uygun olacaktır. Bu anlamda nitelikli sağlık hizmetine erişimin sağlanması için gerekli girişimlerin ivedilikle başlatılması gerekmektedir.
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST)
Dışarıda Deli Dalgalar İnisiyatifi
Diyarbakır Tabip Odası
Eşit Haklar İçin İzleme Derneği (ESHİD)
Görülmüştür İnisiyatifi
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi
Mahsus Mahal Derneği
Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD)
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi
Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV)
Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği (TODAP)
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Diyarbakır Temsilciliği
