Arzu Çerkezoğlu’na Açık Mektup*
“Başkalarını özgürleştirebilmek için, önce kendimizi özgürleştirmeliyiz.”[1] Sizinle pek karşılaşmadık. Yüzyüze görüşmüşlüğümüz olmadı, belleğim beni yanıltmıyorsa… Belleğimde size ilişkin en net anı, bundan birkaç yıl öncesine ait. Bir 1 Mayıs arefesi. Taksim yine yasaklı. Meydana ulaşabilmek, ya da en azından...
Devamını Oku