“Basit bir bölme çarpmayla orada bin civarında hasta vardı, bu hastaların bulaştırma kat sayısını da düşünürsek 2 bin- 3 bin kişiye hastalığı bulaştırdı” ifadelerini kullanan Üner, “O bir araya gelmenin İstanbul’daki vaka sayılarını arttıracağını düşünüyorum” dedi.
‘BİLİMSEL DEĞERLENDİRMELER YAPILMADIĞI İÇİN VAKA SAYISI ARTTI’
“Önlemler alınmadığı için bulaş arttı. Bu hastalıktan aşı ve ilaçla korunabiliriz ancak henüz bu yok. Bunlar olmadığı için fiziksel mesafe ile korunabiliriz. Fiziksel mesafe ise iki türlü. Bireyin yapabildiği ve toplumun getirdiği. Örneğin okulların kapatılması, toplu taşıma ile ilgili kurallar. Bugün elimizde sadece bireysel olarak insanların fiziksel mesafeyi sağlaması bekleniyor. Önlemler kaldırılırken gerekli bilimsel değerlendirmeler yapılmadığı için vaka sayısı arttı”
‘AYASOFYA’DA BİR ARAYA GELMENİN İSTANBUL’DAKİ VAKA SAYILARINI ARTIRACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM’
Ayasofya’nın ibadete açıldığı gün 350 bin kişinin namaz kıldığını hatırlatan Üner, Coronavirus önlemlerinin göz ardı edildiğini vurgulayarak, “Cumhurbaşkanı 350 bin kişini katıldığını söyledi, o gün orada belirtisi olmayan bin civarında hasta vardı. Basit bir bölme çarpmayla orada bin civarında hasta vardı, bu hastaların bulaştırma kat sayısını da düşünürsek 2 bin- 3 bin kişiye hastalığı bulaştırdı. O bir araya gelmenin İstanbul’daki vaka sayılarını arttıracağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘SADECE MEDYA ARACILIĞIYLA UYARMAK OLMUYOR’
“Salgının başından beri verilen mesajlar yerine ulaşmıyorsa demek ki farklı yöntemler yapılması gerekiyor. Bizim topluma yönelik mesajlar verilmesi gerek. Toplumun neden uyarılara uymadığının araştırılması gerekiyor. Sadece medya aracılığıyla uyarmakla olmuyor”
‘GRİP VE CORONAVİRUSÜ AYIRACAK SİSTEM LAZIM’
Üner önümüzdeki Eylül ayında Coronavirus vakalarının artacağı uyarısında bulunarak, şunları söyledi:
“İnsanlar tatilden dönecek, okullar açılacak, insanlar kapalı ortamda bulunacak ve grup mevsimi geliyor. Grip ile koronavirüsü birbirinden ayıracak sistemin kurulması lazım. Çünkü benzer belirtiler veriyorlar. Bizi bugünlerden daha zor günlerin beklediği kesin.”
Türkiye’de test sayılarının yetersiz olduğunun altını çizen Üner, bazı kişilere de birden fazla test yapıldığını hatırlatarak, “Bunların ne kadarı hastalara, ne kadarı yurtdışına gidenlere, ne kadarı tarama amaçlı, ne kadarı futbol vb. amaçlı yapıldı? Test sayısının arttırılması ve temaslılara da mutlaka test yapılması gerekiyor ki ancak hastalık böyle kontrol altına alınabilir” diye konuştu.
‘İLAÇ TEDAVİSİNE BAŞLAMA YANLIŞ BİR UYGULAMA’
“Bakanlığın evde ilaç tedavisi yanlış bir uygulama. Vakalarda ilaç başlanıyor, temaslılarda da şikayet varsa başlanıyor. Bu ilaçlar kesin tedavi ilaçları da değil ve deneniyor. Verilen kişilerin iyi bir fiziksel muayeneden geçip, ilacın verilmesi lazım. İlaçların yan etkileri var”
‘TOPLUMDA GÜVENSİZLİK YARATIYOR’
“Vaka sayılarında en doğru bilgiyi vermesi gereken Sağlık Bakanlığı ve il yöneticileri farklı sayısı veriyor. Bakanlığın verileri il il, ilçe ilçe paylaşmalı. İl yöneticileri doğru bilgiyi paylaşamıyorlarsa orada bulunmamalı. Söyledikleri doğruysa Bakanlık kendi verilerini düzeltmeli. Bu toplumda güvensizlik yaratıyor.”
‘OKULLAR AÇILMALI’
“Öğrencinin okula gelirken, okulda, eve giderken nasıl davranacağı konusunda iyi bir bilgilendirmeye ihtiyaç var. Veli, personel ve öğrenci ne yapması gerektiğini bilecek. Okulda fiziksel mesafenin sağlanması lazım. Sınıftaki öğrenci sayısı ve kapalı alanda bulundukları sürenin azaltılması lazım ve müfredatta değişiklik gerekecek. Maske, su, sabun ve dezenfekten sağlanmalı, bu anlamda da okullar bütçenin verilmesi gerekiyor.”
‘İL YÖNETİCİLERİ İNİSİYATİF ALMALI’
Pandeminin ilerleyen süreçleri için sokağa çıkma yasağının gündeme gelmesiyle ilgili de konuşan Üner, bütün Türkiye de değil ama yerel yöneticilerin kendi bölgelerine ilişkin kararlar alması gerektiğini kaydederek, “İl yöneticileri önlemler konusunda inisiyatif almalı” dedi.