KOCAELİ – Türkiye’de tekstil ve otomotiv yan sanayi sektöründeki emekçiler, toplu sözleşme hakkı için verdikleri mücadeleyi 2026’ya grev çadırlarında taşıyor. Temel Conta ve DİGEL Tekstil işçileri, patronların uzlaşmaz tutumu karşısında yeni yıla direnişle giriyor. Ekonomik krizin fatura yükünü taşımak istemeyen ve hakları için direnen işçiler, insanca ücret, iş güvencesi ve sendikal haklar için kararlılıklarını sürdürüyor.
Temel Conta’da 388 Günlük Tarihi Direniş
Kocaeli’de faaliyet gösteren Temel Conta fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye işçiler, 388 gündür grevde. Patronun toplu sözleşme masasına oturmayı reddetmesi ve grev kırıcılığına yönelmesi, devletin ise bu hukuksuzluğa sessiz kalması işçilerin en büyük tepkisi.
İşyeri sendika temsilcisi Sinem Kaya, süreci şöyle özetledi:
“388 gündür anayasal hakkımız olan toplu iş sözleşmesi gasp ediliyor. Patron suç işleyerek grevi kırmayı tercih ediyor, devlet ise sermaye yanlısı tutumuyla bu hukuksuzluğa göz yumuyor. Dayatılan düşük ücretler ve ağır koşullar bilinçli bir yoksullaştırma politikası. Bu mücadele sadece Temel Conta’nın değil, sendikal hakları yok sayılan tüm işçilerin mücadelesi. Haklarımız tanınana, masaya oturulana kadar grevimiz devam edecek.”
DİGEL Tekstil’de Soğuğa Rağmen Kararlı Duruş
İzmir Ege Serbest Bölgesi’nde bulunan DİGEL Tekstil’de TEKSİF Sendikası’na üye 15 işçi, sendikalaşma sonrası işten çıkarıldıkları 17 Ocak 2025’ten beri grev çadırında nöbet tutuyor. Aylar süren soğuk, belirsizlik ve baskılara rağmen pes etmeyen işçiler, 2025’i şu sözlerle uğurladı:
“2025’te direndik. Üşüdük, bekledik, umut ettik. Gözümüzü yere eğmemek için her gün kendimizi yeniden ayağa kaldırdık.”
Yeni yıla da aynı çadırda giren emekçiler, “Bizi oyalayan sözler değil, somut adımlar görmek istiyoruz” diyor. Sendikalı oldukları için cezalandırılmak istemeyen işçiler, işlerini ve onurlarını geri almak için mücadele ediyor. Özellikle kadın işçiler, taciz ve baskının olmadığı, konuşmanın korunduğu güvenli bir çalışma ortamı talep ediyor. Grev çadırındaki dayanışma, onları ayakta tutan en büyük güç.
Dayanışma Çağrısı ve Genel Tablo
Türk-İş İzmir 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, 2026’ya grev ve direnişlerle girildiğini belirterek, “İşverenler masadan kaçtıkça işçiler mücadeleden vazgeçmiyor. Asgari ücret açlık sınırının altında kalmışken, 2025 grevlerin yılı oldu. 2026’da da emekçiler gerçekleri konuşmaya devam edecek” dedi ve tüm emek örgütlerine dayanışma çağrısı yaptı.
Temel Conta ve DİGEL Tekstil’deki direnişler, Türkiye’de sendikal hakların fiilen engellendiği, grevlerin uzun süreli hukuksuzluklara dönüştüğü bir dönemin simgesi haline geldi. İşçiler, 2026’da taleplerinin karşılanacağı umudunu grev ateşinde sıcak tutuyor.













































