Amasra Madenci Katliamı Davası: İşçiler Katliama Giden Süreci Anlattı

43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin yaralandığı Amasra davasında, 4. duruşmanın ikinci gününde işçiler madende katliama neden olan ihmalleri anlattı.

featured

BARTIN – TTK Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022’de 43 işçinin hayatını kaybettiği, 9 işçinin yaralandığı patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanması devam ediyor. Yaşanan patlamada 4 tutuklu sanık ‘olası kastla öldürme’ suçundan bin 80 yıl, 4’ü tutuklu 19 sanık ise ‘taksirle öldürme’ suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nce Bartın Adliyesi’nde özel olarak oluşturulan salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler, patlamada hayatını kaybeden işçilerin yakınları ile taraf avukatları katıldı.

İŞÇİLERE İFADE VERMESİ İÇİN İZİN VERMEDİLER

Tanık işçilerin ifade verdiği 4. duruşmanın ikinci gününde işçiler madende katliama neden olan ihmalleri anlattı. Tanık işçiler, kendilerine davada ifade vermek için izin verilmediğini, yıllık izinlerinden kullanarak ifade vermeye geldiklerini söyledi.

Katliam sonrası hayatını kaybeden işçilerin bulunduğu yerlerin tespiti üzerine bilirkişiye sunulan krokiyi hazırlayan Harita Teknikeri Gökmen Ergüt, ifadesinde İş Güvenliği ve Kaza Tespit birimlerinin direktifiyle krokiyi hazırladığını söyledi. İşçiler ise hazırlanan krokide işçilerin yerinin yanlış gösterildiğini anlatmıştı.

Tanık Ferhat Dönmez elektrikçi Rıdvan Acet’i ilk kendisinin bulduğunu ancak bulduğu yer ile haritada belirtilen yer arasında farklılık olduğunu söylemişti: “Rıdvan Acet’i ben buldum. Yetkililerin çizdiği kroki planı yanlış, Rıdvan Acet’in bulunduğu yeri yanlış göstermişler. Rıdvan Acet olay sonrasında çizilen krokiden farklı yerde bulundu. Bunu yöneticiler çizmişti” dedi. Evrensel’e konuşan işçiler ise, “Biz kazadan kurtulduk, sonra gidip arkadaşlarımızı kurtarmaya çalıştık. Zonguldak ekibi, TTK Genel Müdürlüğünden de birileri vardı yanımızda. Hatta Genel Müdür Kazım Eroğlu da bizimleydi madende kurtarma çalışmaları esnasında. Haritada bizim bulduğumuz yerler arasında fark var. İş güvenliğinden ya da kaza tespitten, kimse gelip bize sormadı vefat eden arkadaşlarımızın yerlerini. Yöneticiler yazdı, kafalarına göre yazmışlar” dedi.

Sanık Volkan Soylu’nın avukatı Turgut İlhan ise tanık Gökmen Ergüt’ün sorgusunda tanığı yönlendirerek haritanın sanıklar tutuklu olduğu süreçte yapıldığını iddia ederek “Delil karartma yoktur” dedi. Aile avukatları “tanığın yönlendirmesine”  tepki göstererek zapta geçilmesini istedi.

“SORUŞTURMADAKİ GÖREVLİLER DELİL TOPLARKEN, SENARYODAN ETKİLENİYORLAR”

Avukat Dermiş Emre Aydın yaşanan patlamada sorumluğun işçilerin üzerine atılmaya çalışıldığını belirterek “Biz ilk keşfe gittiğimizde patlamanın nasıl olduğuna ilişkin bir senaryoyla bizim önümüze gelmişlerdi. Bu senaryoyu da hazırladıkları kroki üzerinden aktarmışlardı. Krokide aktardıkları senaryo, patlamanın iki farklı alternatif senaryosu olabileceği ve bu noktada işçilerin hatasından kaynaklı olmuş olabileceği üzerinde kurulu senaryo. Bu senaryolar İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci ve Kaza Takip Mühendisi tarafından bilirkişiye anlatıldı. Bu senaryonun gerçek dışı olduğu daha sonra Ekmekci tarafından duruşmada kabul edildi. Meselelerin hatalı olduğunu kendisi ifade etti. İkinci mesele elektrik tesisatının konumlandırılması, burada da gördük ki elektrik işçisinin yol verici ünitesi olarak adlandırılan elektriği açmak için kullanılan bir tesisatın üzerine konumlandırılmasıydı. Patlama sonrasında o işçiyi çıkaran, konumunu bilen işçiler, aslında onun oradan çok daha fazla uzakta olduğunu bölgeyle alakası olmadığını ifade ettiler. Zaten o bölgede durmasını gerektiren bir problem olmadığı da işçiyi patlama öncesinde gören işçiler tarafından da ifade edildi. Burada delil karartma meselesi şu aslında; iki farklı senaryonun da hatalı olduğu ortaya çıktı. Soruşturmadaki görevliler delil toplarken, bu senaryodan etkileniyorlar ve ister istemez o yönde delil topluyorlar. Bu da soruşturma sürecini zafiyete uğratmış oluyor. İşçilerin bakış açısını da etkilemiş oluyor bu durum” dedi.

“MASKEM ARIZALIYDI”

Tanık Vural Çolak “Kömür bunlar için insan canından daha önemli, Sürekli kömür kömür kömür başka bir şey dedikleri yoktu. Ben -350 kotundaydim, benim maskem açılmadı. Arkadaşlarım, arızalı olduğu için ya da yetmediğinden maskelerini kullanmamıştı. Bu yüzden hayatını kaybetti benim arkadaşlarım. Diğerleri de yandı. Kömür tozu patlaması olduğu için. Bu taş tozu ile önlenebilirdi. Müfettişler de geldi, bunu görmelerine rağmen ağızlarını açıp hiçbir şey demediler” diye konuştu.

METAN VAR DİYE OCAĞI BOŞALTAN İŞÇİYİ GERİ HİZMETE VERMİŞLER

Tanık Nakliyat işçisi Ayhan Kobay, daha önce üretimde çalıştığını söyleyerek “2019’a kadar üretim nezaretçisi olarak çalıştım, sonra geri hizmete alındım. Ayakbaşında metan birikmesi vardı, bildirdim ve o panoyu boşalttım, görev yerim değiştirildi. İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, mühendis Bağdat Mısırlı idi” dedi.

METAN ARTINCA İŞÇİLER OCAKTA BEKLETİLİYORMUŞ

Tanık işçi Ahmet Can Ersoy, metan oranı arttığında ayaktaşında bulunan sensörler ötmesin diye temiz havanın olduğu yere konulduğunu söyledi. Ersoy, “Gaz oranı düşünce çalışmaya devam ederdik. Ama bizi bu süreçte ocakta, gazın yükseldiği yerin biraz ilerisinde tutarlardı, ocak dışına çıkarmazlardı. Biz bunun güvenli olmadığını patlamadan sonra anladık” diye konuştu.

“OLAĞANDIŞI SICAKLIKLARI PATLAMADAN 2-2,5 AY ÖNCE HİSSETMEYE BAŞLAMIŞTIK”

Tanık Hayri Kale, “Olağandışı sıcaklıkları patlamadan 2-2,5 ay önce hissetmeye başlamıştık. Amir ve çavuşlarımıza söylüyorduk ancak bunun bize normal olduğunu söylüyorlardı” dedi.

Avukat sorgulamasında Kale, katliamdan sonra TTK’nın maskeleri değiştirdiğini söyledi. Kale, “Kaza günü maskeler zor açılıyordu şimdi o maskeleri değiştirdiler. Markaları kullanımları değişik başka maskeler geldi, bunları açmak ve kullanmak daha kolay” ifadelerini kullandı.

Berat Akçaoglu, “Şimdi her yere taş tozu serpildi, su barajı konuldu. Önceden bu kadar yoktu” dedi.Tanık Özcan Özsoy, “Emniyet servisinde çalışırım. Taş tozlarını biz serperdik, -350’ye hiç serpmedik. Biz yalnızca bize verilen tertibi yaparız. Karar alma inisiyatifimiz yok. Ocakta genel olarak havalandırmalar yetersizdi. Üç vantüp kurulması gerekçesi bize verilmedi, emir verildi ve yerine getirdik” diye konuştu.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
k_zg_n
Kızgın
0
_a_rm_
Şaşırmış
https://devrimcidusun.org/wp-content/uploads/2021/04/1.png
Giriş Yap

Devrimci Düşün Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!