İSTANBUL – İstanbul Hadımköy’de Petrol-İş üyesi As Plastik işçileri ücretlerinin artırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talepleriyle oturdukları toplu iş sözleşmesi (TİS) masasından, patron Edip Z. Behar’ın “Burada sendika istemiyorum” söylemi üzerine 19 Eylül’de greve çıktı. Grev sürecinde Behar birçok yöntemle grevi kırmaya çalıştı ve grev kırma çabalarını da gizlemek ihtiyacı duymadı.
Evrensel’den Andaç Aydın Arıduru’nun haberine göre, Grev tarihinden kısa bir süre önce işçilerle bireysel sözleşmeler imzalamaya çalışan, fason üretim için 5 farklı işletmeyle en az 5 aylık sözleşmeler imzalayan, yurt dışından işçi getirmeye çalışıp fabrika işçilerinden fazla ücretle çalıştırma planları yapan, grevdeki işçilere para teklif edip birlikteliği bozmayı deneyen Behar ile fabrika yönetimini oluşturan damadı ve kızları, bugünlerde de grev kırıcı olarak çalıştırdıkları işçilere silahlı koruma tutarak grevdeki işçilere gözdağı vermeye çalışıyor. Tutulan özel güvenlikler fabrika önüne çıkarak grev çadırındaki işçilere gövde gösterisi yapıyor.
“PATRON HAKİMİ İÇERİ ALMAK İSTEMEDİ”
Grevin 9. gününde bir grup işçiyi arayarak ödenmemiş ücretleri, grev süresince yatırılmayan ücretleri, bir ücret tutarında ikramiye ve işçilerin TİS sürecinde talep ettikleri zammı vereceğini vadeden fabrika yönetimi yaklaşık 25 işçiyi grev kırıcı olarak çalıştırmaya başladı.
Grev kırıcılara yaklaşık 100-120 bin TL ödeme yapıldığını aktaran bir işçi, “Greve çıkılmadan önce tek tek çağırıp sözleşme imzaladıkları işçileri şimdi grev kırıcı olarak kullanıyorlar. Bu işçiler daha önce sendikadan istifa etmişlerdi. Greve çıkınca tekrar üye oldular. Patronun bunlara, ‘Greve çıktıktan bir hafta sonra içeriye dönün, yanınızdakilere de işe dönmelerini söyleyin’ şeklinde konuştuğunu da duyduk. İçeri soktukları işçi başına prim de aldıklarını düşünüyoruz” dedi.
Bu duruma tepki gösteren işçilerin fabrika önünde sloganlar atarak protestoya başlamasıyla fabrika önüne jandarma dizildi. İşçiler içeri giren grev kırıcılara “Grev kırma onurlu yaşa” sloganlarıyla tepki gösterdi.
İşçiler, grev kırıcılığı yapıldığının tespiti için fabrikaya gelen hakimi de içeri almamak için bahaneler uyduran Behar’ın damadı Alper Albert Abudaram’ın hakime “Avukatımla görüşmeden sizi içeri alamam” ifadelerini kullandığını belirtti. Özel güvenliklerle işçiler ve tespit heyeti arasında çıkan arbedenin ardından hakimin yönetime “İçeri almazsanız gözaltına aldıracağım” demesi üzerine tespit heyetinin içeri alındığını aktaran Petrol-İş İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Erkan Zorlu, heyetin jandarma zoruyla içeri girebildiğini ve grevde olan işçilerin kullandığı makinalarda üretim yapıldığını ve göçmen işçilerin içeride çalıştırıldığını gözlemlendiğini ve nihai raporun önümüzdeki günlerde çıkarılacağını söyledi.
“JANDARMA SIRTINI ANAYASA’YI ÇİĞNEYENLERE DAYIYOR”
Zorlu, As Plastik patronlarının Anayasa’yı açıkça çiğnediğini söylüyor. Greve çıkılmadan önce işçilere “4-5 ay ben idare ederim siz nasıl dayanacaksınız” diyen Behar ve fabrika yönetimi, grev kırıcıları koruması için tuttuğu silahlı özel güvenlikleri zaman zaman fabrika önüne diziyor.
Özellikle öncü işçilere ve iş yeri temsilcilerine göz dağı verilmek istendiğini belirten bir işçi, “Karşımıza diziliyorlar. Biz de slogan atıyoruz, halay çekiyoruz ‘Kararlıyız, buradayız’ diyebilmek için. Buradaki jandarma komutanı hakimle tespit yapıldıktan sonra düşmanca tavırlar sergilemeye başladı. Arkadaşlarımızı ‘İfadenizi alırım, gözaltına alırım’ gibi laflarla korkutmaya çalışıyor. Biz de ‘Sırtınızı Anayasa’yı çiğneyenlere dayayacağınıza görevinizi yapın’ diyoruz. Jandarma sanki biz suç işliyormuşuz gibi davranıyor. Komutan, ‘Slogan atıyorsunuz, halay çekiyorsunuz müsaade ediyoruz’ diyor. Biz anayasal hakkımızı kullanıyoruz tabii halay da çekeriz slogan da atarız” dedi.
GREVDEKİ 5 İŞÇİ DÜN ‘PATRONA VE AİLESİNE SATAŞMA’ SEBEBİYLE İŞTEN ÇIKARILDI
As Plastik patronu grevdeki 5 işçiyi kod 45 ile işten çıkarttı. Kod 45, “İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, iş yerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da iş yerinde bu maddeleri kullanması” şeklinde tanımlanıyor.