İSTANBUL – AKP Şefi/Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar’da, “Savunmadan güvenliğe, ticaretten yatırımlara, sağlıktan eğitime uzanan çok geniş bir alanda yine önemli kararlar aldık. Ülkelerimiz arasındaki iş birliğini daha da ilerletecek toplam 15 anlaşma imzaladık. Aziz kardeşim Şeyh Temim’in de güçlü desteğiyle önümüzdeki dönemde her alanda ilişkilerimizi derinleştireceğiz” açıklamasını yaptı.
Erdoğan, Katar’da, Katar-Türk Birleşik Müşterek Kuvvet Komutanlığı’nı ziyaret etti. Burada konuşan Erdoğan, “Cumartesi günü Siirt ziyaretimizde açılışını yaptığımız Türkiye’nin ilk çinko izabe tesisi, iki ülke arasındaki ortaklığın sembollerinden birisidir” dedi.
Erdoğan’ın açıklaması özetle şöyle:
“KÖRFEZ BÖLGESİNİN HUZUR VE GÜVENLİĞİNE BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ”
“Kahraman ordumuz, asırlardır olduğu gibi bugün de üç kıta, yedi iklimde kendisine verilen görevleri gerektiğinde canı pahasına yerine getiriyor. Silahlı kuvvetlerimiz, ‘Ölürsem şehit, kalırsam gazi’ şiarıyla ülkemiz ve dünyanın dört bir yanında barışa, istikrara ve güvenliğe hizmet ediyor. Türkiye olarak Katar’la birlikte tüm Körfez bölgesinin huzur ve güvenliğine büyük önem veriyoruz. Bu topraklarda asla gerilim, çatışma ve husumet görmek istemiyoruz. Gerek yeraltı kaynakları itibariyle gerekse ticari bakımdan çok büyük potansiyeli olan bu güzel coğrafyanın kardeşlikle, dayanışmayla gündeme gelmesini, gelişmesini, güçlenmesini arzu ediyoruz.
“TÜRKİYE’NİN İLK ÇİNKO İZABE TESİSİ, İKİ ÜLKE ARASINDAKİ ORTAKLIĞIN SEMBOLLERİNDEN BİRİSİDİR”
Dini, tarihi, kültürel ve köklü beşeri bağlarımızın olduğu Katar’ın, elbette milletimizin gönlünde farklı bir konumu vardır. Başta 15 Temmuz kanlı darbe girişimi olmak üzere Katarlı kardeşlerimizin milletimizle sergilediği dayanışmayı asla unutamayız. Ayrıca Katar, Türk ekonomisine yönelik spekülatif ataklarda da daima bizlerin yanında olmuş, ülkemize duyduğu güveni göstermiştir. Cumartesi günü Siirt ziyaretimizde açılışını yaptığımız Türkiye’nin ilk çinko izabe tesisi, iki ülke arasındaki ortaklığın sembollerinden birisidir. Temelini attığımız kurşuni gümüş ve sülfürik asit fabrikalarının da inşallah hizmete girmesiyle toplam 7 bin 500 kardeşimiz istihdam imkanına kavuşacaktır. Bu ortak girişim dışında Katar’ın ülkemizde başta savunma sanayi olmak üzere birçok alanda yatırımları bulunuyor.
“KATAR’IN GÜVENLİK VE İSTİKRARINI KENDİ ÜLKEMİZİNKİNDEN AYRI TUTMUYORUZ”
Türkiye’nin yatırım, istihdam, üretim ve ihracat eksenli büyümesine katkı sunan Katarlı kardeşlerimize biz de gereken desteği veriyoruz. Katar’ın güvenlik ve istikrarını kendi ülkemizinkinden ayrı tutmuyoruz. ‘Dost kara günde belli olur’ düsturuyla Katarlı kardeşlerimizin uğradığı haksızlıklar karşısında tepkimizi ortaya koymaktan çekinmiyoruz.
“ÜLKELERİMİZ ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİ DAHA DA İLERLETECEK TOPLAM 15 ANLAŞMA İMZALADIK”
Savunmadan güvenliğe, ticaretten yatırımlara, sağlıktan eğitime uzanan çok geniş bir alanda yine önemli kararlar aldık. Ülkelerimiz arasındaki iş birliğini daha da ilerletecek toplam 15 anlaşma imzaladık. Aziz kardeşim Şeyh Temim’in de güçlü desteğiyle önümüzdeki dönemde her alanda ilişkilerimizi derinleştireceğiz.”
ERDOĞAN’IN HESABI TUTMADI
Reuters ajansının haberine göre bugün Katar temaslarına başlayan Recep Tayyip Erdoğan, Körfez turuna çıkan ve yarın da Katar’da olması beklenen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (MbS) ile görüşmek istedi ama ‘programların uyuşmaması’ nedeniyle bu plan hayata geçirilemedi.
Biri Türk, biri de bir Körfez ülkesinden iki kaynak, Katar’da ikili arasında görüşme ayarlanması için görüşmeler yapıldığını aktardı. Ancak ismi açıklanmayan Türk yetkili, “Programlar uyuşmadı… Bu hafta kapsamlı bir görüşme yapılacak gibi görünmüyor” dedi. Öte yandan yetkili programların uyuşması halinde böyle bir görüşmenin yakın zamanda yapılabileceğini söyleyip ‘bölgesel sorunlar çözüldükçe çok sayıda işbirliği fırsatı olacağını’ belirtti.
Görüşme gerçekleşirse Erdoğan ve MbS, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmesinin ardından ilk kez bir araya gelmiş olacak.
MbS’ye yönelik eleştirileriyle bilinen ve Washington Post gazetesinde köşe yazarlığı yapan Kaşıkçı, 2 Ekim 2018’de gittiği Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğundan bir daha çıkmamıştı. Kaşıkçı’nın daha sonra konsoloslukta öldürüldüğü ve cesedinin parçalandığı ortaya çıkmıştı.