ANKARA – Kadın Cinayetlerini Durduracağız Hareketi, 11. Yargı Paketi çerçevesinde özgürlüğüne kavuşan Okay Gür tarafından canına kıyılan Rojda Yakışıklı için Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde sert bir açıklama yaptı. Harekete göre, “Bu cinayetin yegane sorumlusu Okay Gür değildir. Bu cinayetin kaynağı, bu Meclis’te düşüncesizce ve denetimsiz bir şekilde söz konusu yargı paketini geçirenler ile tüm bu ihmallere zemin hazırlayanlardır. Bu trajedinin ardındaki asıl güç siyasi iktidardır.”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Hareketi, 11. Yargı Paketi’nin denetimsiz serbest bırakmalara ve neticesinde artan kadın ölümlerine yol açtığını vurgulayarak TBMM binası önünde görüşlerini dile getirdi. Yapılan açıklamada, bu düzenleme kapsamında serbest bırakılan bir kişinin Diyarbakır’da Rojda Yakışıklı’yı öldürdüğü anımsatılarak, cinayetin mesuliyetinin yalnızca doğrudan failde değil, aynı zamanda bu düzenlemeyi hayata geçiren siyasi erkekte de olduğu altı çizildi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Hareketi Ankara İl Temsilcisi Işıl Kurt, yaptığı basın açıklamasında şu hususları dile getirdi:
“Bugün bir kez daha, bu istismar davasında olduğu gibi, Parlamento’nun yakınlarında toplandık. Doğrusu, Meclis’in tam önüne yine erişemedik; yine Meclis’in civarındayız. Neden bugün buradayız? Çünkü hemen yanımızda, şu an göremeseniz de aslında yanı başımızda duran Meclis’te bir yargı paketi onaylandı. Bu yargı paketiyle birlikte on binlerce mahkumun serbest kalması gündeme geldi.
Şimdi de bu mahkumlar tahliye edilmeye başlandı. Bu yargı paketini Meclis’ten geçirenler, on binlerce mahkumun serbest kalmasının olası sonuçlarını, ceza infaz sisteminin nasıl iyileştirilebileceğini hiç değerlendirmediler. Cezaevlerinin artık herhangi bir iyileştirme veya rehabilite etme görevi kalmamıştır. Bu sorunları nasıl çözebiliriz gibi konuları hiçbir şekilde gündemlerine almadılar. Şiddetin bu denli yükselişte olduğu, kadın ölümlerinin bu kadar arttığı bir dönemde, bu on birinci yargı düzenlemesinin ne gibi sonuçlar doğuracağını hiç düşünmediler.
Akabinde denetimsiz serbest bırakmalar başladı. Bu tahliyeler gerçekleşirken, devletin hiçbir kurumu tarafından herhangi bir önleyici tedbir, herhangi bir koruma stratejisi devreye sokulmadı. Aslında Rojda Yakışıklı, bu yargı paketinin bir sonucu olarak yaşamını yitirdi. Diğer kadın cinayetlerinde de gördüğümüz gibi, Rojda’nın canına kıyanın sadece Okay Gür olmadığını biliyoruz. Okay Gür, bu on birinci yargı paketi sayesinde serbest kalmıştı. Serbest kalır kalmaz da gitti. Uyuşturucu ticareti suçundan dört yıldır hapiste olan Okay Gür, tahliye olur olmaz Rojda Yakışıklı’yı boğarak katletti.
Bu cinayetin yegane sorumlusu Okay Gür değildir. Bu cinayetin asıl sorumluları, bu Parlamento’da öngörüsüzce ve denetimsiz bir biçimde söz konusu yargı paketini onaylayanlar ve tüm bu ihmallere yol açanlardır. Bu trajedinin ardındaki esas irade siyasi erktir.
Kadın örgütleri ve kadınlar, haftalarca ve günlerce süren yoğun bir mücadele verdiler. Bu çabanın neticesinde, kadına karşı kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı gibi ağır suçlar bu maddenin kapsamından çıkarıldı. Ancak ne var ki cinsel taciz, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama gibi suçlar hala bu madde kapsamında yer almaktadır ve bu suçlardan mahkum olanlar denetimsiz bir şekilde serbest bırakılmaya devam etmektedirler.”
