SAKARYA – Yargıtay’ın kararını bozmasının ardından yeniden ele alınan Hendek havai fişek fabrikasında yaşanan iş cinayeti davasının nihai duruşması 26 Eylül’de gerçekleştirilecek. Aileler ve avukatlar, kamuoyuna dayanışma çağrısı yaptı.
Sakarya’nın Hendek ilçesinde 3 Temmuz 2020 tarihinde Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda meydana gelen patlama sonucu yedi işçi hayatını kaybetmiş, 128 işçi yaralanmıştır.
Cezai davanın ilk aşamasında, ikisi fabrika sahibi olmak üzere toplam altı sanık hakkında bilinçli taksirle ölüme neden olmaktan dava açılmıştır. Ancak bu süreçte yalnızca bir sanık tutuklu kalmış, diğerleri tutuksuz yargılanmıştır. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını işçiler lehine bozarak, “önlem almazsan ve tehlikeli üretime devam edersen, bu durum kasıtlı davranış olarak kabul edilebilir ve buna uygun şekilde cezalandırılırsın” yönünde bir tespit gerçekleştirmiştir.
Yargıtay’ın bozma kararının ardından davanın yeni bir aşamasına geçilmiş ve nihai duruşma tarihine ulaşılmıştır. Duruşma 26 Eylül 2025 Cuma günü saat 09.30’da Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi Ferizli Kampüsü Duruşma Salonu’nda yapılacaktır. Duruşmadan önce, saat 09.00’da basın açıklaması gerçekleştirilecektir.
‘EMSAL OLUŞTURACAK KARAR’
Aileler ve dava avukatları, Yargıtay’ın bu değerlendirmesinin iş cinayetleri davalarında emsal teşkil edecek nitelikte olduğunu vurguladı. Sosyal medyada yapılan açıklamalarda şu ifadelere yer verildi: “İş cinayetlerinde kusur ağırlığının her vakada basitleştirilerek cezasızlıkla sonlanması, yeni iş cinayetlerinin önünü açmaktadır. İşçilerin ölümlerine yol açan sorumluların hak ettikleri biçimde cezalandırılması, daha fazla işçinin canını kurtaracak caydırıcı bir etki yaratacaktır. Yargıtay’ın tespiti, işçi cinayetlerinde cezasızlık zincirinin kırılması açısından son derece önemlidir.”
DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Aileler, işçi örgütleri, sendikalar, barolar, siyasi partiler ve tüm kamuoyunu karar duruşmasına katılmaya davet etti. Yapılan çağrıda, “26 Eylül’de gerçekleştirilecek karar duruşmasını izlemek, işçiler için adalet mücadelesinde tarihi bir sorumluluktur. Bu dava, yalnızca Hendek’te hayatını kaybedenlerin değil, tüm işçi sınıfının davasıdır” denildi.
