Erdoğan, Üretim ve İstihdam Sorununu Çözmeyi Yurttaşa Havale Etti

featured

ANKARA – Siyasi iktidar, kendi yarattığı sorunların faturasını halklara kesmekle yetinmiyor, aynı zamanda işsizlik ve üretim sorununu çözmeyi de yurttaşlara havale ediyor.

Erdoğan, konuşmasında ‘Tüm vatandaşlarımızdan birikimlerini dövizden TL’ye çevirerek üretim ve istihdama katkı sağlayacak yatırımlara yönelerek mücadelemize destek vermelerini bekliyorum’ dedi. Ülkenin sermaye sınıfı ve bürokrat tabakası dışında kalan milyonlarca insan yaşamak için çalışmak zorundayken Erdoğan’ın yurttaşlardan istediğinde dövizlerini bozarak TL üzerinden istihdam sorununu çözecek yatırımlar yapabilecek sermayedarlar olarak bahsetmesi, halk gerçeğinden ne kadar uzak olduğunu gösterdi.

Cumhurbaşkanı ve AKP şefi Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısı sonrası ekonomiye dair açıklamalarda bulundu:

* 2008 yılında Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin tamamı ciddi bir finansal kriz yaşarken biz Türkiye olarak bu süreçten güçlenerek çıktığımızı ve çıkacağımızı söylemiştik hatırlayın o günleri nitekim takip eden yıllarda rekor büyümelerle 2009’daki kaybımızı fazlasıyla telafi ettik o zaman Başbakandım.  Bu yıl içinde aynısını söylüyoruz daha önce ülkemizde ilgili oldukça olumsuz tablolar çizen uluslararası ekonomi kuruluşları değerlendirmelerini aşama aşama bizim dediğimiz yere doğru getirmeye başladılar.

* Tabi sadece bununla yetinmiyoruz asıl amacımız salgının hızlandırdı küresel siyasi ve ekonomik yeniden yapılanma sürecinde ülkemizde hak ettiği seviyeye çıkarmaktır. Üretimin ticaretin ve finansın tek merkezli hale dönüşmesini sıkıntıları salgın salgın döneminde daha iyi görüldüğü dünya ekonomileri daha dengeli bir üretim ve ticaret dağılımı arayış içindedir. Türkiye pek çok avantajıyla bu anlayışla öne çıkan ülkelerin başında geliyor ekonomimizi sadece mevcut tabloya bakarak değil önümüzdeki işte bu büyük potansiyeli dikkate alarak yönetiyoruz.

FARKLI SENARYOLARA HAZIRLIKLIYIZ

* Son on yıldır olduğu gibi yeni dönemde de en önemli rehberimiz yol göstericimiz 2023 hedefleridir. Bu anlayışla 2021 bütçesini tüm yatırım istihdam ihracat büyümeye sesler üzerine bina ettik bütçemizin şimdiden ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Küresel ekonomide belki de iktisat tarihine geçecek bir dönem yaşıyoruz. Salgınla başlayan sağlık krizi gelişmiş ya da gelişmekte olan ülke ayrımı yapmaksızın tüm makroekonomik dengeleri derinden sarsıyor işsizlik ticaret turizm ve borçluluk gibi pek çok gösterge tarihin en kötü seviyelerine ulaştı.

* Tüm bunların etkisiyle 2020’de küresel ekonominin %4’ün üzerinde küçülmesi bekleniyor. Elbette dünyanın umudunu yeşerten gelişmeler de var salgının tedavisi konusunda başarıya ulaşan her adım çok hızlı bir küresel toparlanmayı beraberinde getirme potansiyeli taşıyor. Nasıl bir küresel durumla karşılaşırsak karşılaşalım Türkiye ekonomisi her türlü zorlu teste yeni gelişen fırsatları farklı senaryolara karşı hazırlıklı durumdadır.

* Bunun için gerçekçi bir zeminde hem açık hem ihtiyat olacağız hepsinden önemlisi Her durumda vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Ekonomimizin güçlü ve kırılgan yönlerini gayet iyi biliyoruz güçlü yönlerimi sağlamlaştırırken Kırgınlıklarımızın üzerine gidiyor gereken tedbirleri de alıyoruz Türkiye salgın sonrası döneme güçlü dayanıklı ve rekabetçi bir küresel oyuncu olarak girmekte kararlıdır.

EKONOMİ YÖNETİMİNE GÜVENİN

* Vatandaşlarından müsterih olmalarını, sürekli karamsarlık aşağılayanlara inat bize ve ekonomi yönetimimizi güvenmelerini istiyorum. Bunun için gereken somut zemine de sahibi. Uyguladığımız politikalar
Kredi genişlemesi ve normalleşme adımlarının etkisi ile yılın üçüncü çeyreğinde %6,7 büyük böylece Türkiye Avrupa birliği G 20 ve OECD ülkeleri arasında üçüncü çeyrekte en fazla büyüyen ülke oldu. Bununla birlikte henüz ülkemizin istihdam potansiyelini yeteri kadar harekete geçiremediğimizi biliyoruz gençler ve kadınlar başta olmak üzere her kesimde istihdam oranlarını çok daha yukarı seviyelere çekecek politikaları öncelik vereceğiz.

BİRİKİMLERİNİZİ TL’YE ÇEVİRİN

*Halkımızın tasarruflarını TL olarak değerlendirmesini teşvik etmek istiyoruz. TL mevduat ve katılım hesaplarıyla ilgili faiz ve kar paylarındaki stopaj oranlarını düşürmüştük. Stopaj oranları 6 aya kadar vadeli hesaplarda yüzde 5, 1 yıla kadar vadeli olanlarda yüzde 3, 1 yıl üzerinde olanlar içinse yüzde sıfır olarak Mart sonuna kadar uygulanmaya devam edecek.

*Son zamanlarda TL cinsi varlıklara olan güveni arttırmak için kurumlarımız tarafından piyasa dostu adımlar atıldı. Kasım ayından itibaren sermaye girişlerinde artış, risk primlerinde düşüş ve TL’de değerlendirme yaşandı. Vatandaşlarımızın döviz talebi de azalma eğilimine girdi. Tüm vatandaşlarımızdan birikimlerini dövizden TL’ye çevirerek üretim ve istihdama katkı sağlayacak yatırımlara yönelerek mücadelemize destek vermelerini bekliyorum.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
k_zg_n
Kızgın
0
_a_rm_
Şaşırmış
https://devrimcidusun.org/wp-content/uploads/2021/04/1.png
Giriş Yap

Devrimci Düşün Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!