DİSK-AR 8 Mart Raporu: Gerçek Kadın İşsizliği Yüzde 40’ın Üzerinde

featured

Raporda; “Kadınların yaşamın her alanında karşı karşıya kaldığı eşitsizlik ve ayrımcılık Covid-19 döneminde çalışma yaşamında daha da belirgin hale geldi. Kadınların emek piyasasındaki ikincil konumu, eğreti istihdam biçimleri, ücret eşitsizliği, karşı karşıya kaldıkları ayrımcılıklar, karar mekanizmalarından dışlanmaları, yok sayılmaları cinsiyetçi istihdam politikaları işgücü piyasalarındaki toplumsal cinsiyet eşitliğinin belli başlı göstergeleri. Kadınların daha esnek, güvencesiz ve sendikasız çalışmak zorunda bırakıldığı biliniyor.

Tüm dünyada işçilerin işi, geliri ve sağlığı üzerinde büyük tahribat yaratan Covid-19 salgını Türkiye işgücü piyasalarında ciddi sonuçlara yol açmaya devam ediyor. Covid-19 salgını ile birlikte kadınların işgücü piyasalarında yaşadığı eşitsizlikler daha derinleşiyor.

Kadın işsizliği ve sosyal güvenlik haklarından yoksun olarak çalışanlar arasında kadınların ağırlığı salgın öncesinde de yüksekti. Covid-19 salgını ile birlikte Türkiye’de kadın istihdamının son derece olumsuz etkileneceğini ve iş, gelir ve güvence açısından var olan eşitsizliklerin kadınları Covid-19’un olumsuz ekonomik ve sosyal etkileri karşısında daha da kırılgan yapacağını söylemek mümkün.

Covid-19’un kadınlar üzerinde yarattığı tahribat işgücü verilerinde net bir biçimde görülmektedir. Türkiye’de Covid-19 ile birlikte kadın işsizliği ve istihdam kaybı daha da vahim bir hal aldı. TÜİK verilerine göre kadınlar işgücü piyasasından daha hızlı çekilmek zorunda kaldı ve kadın istihdamı daha hızlı daraldı. Covid-19 etkisiyle geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 40’ın çok üzerine çıktı. Kadın istihdam oranı yüzde 26’ya geriledi. Kayıt dışı kadın istihdamında ise büyük kayıplar yaşandı.

Kadın işçiler erkek işçilere göre Covid-19’un yıkıcı etkilerine daha fazla maruz kaldı. Covid-19 döneminde kadınların yarısından fazlasının çalışma süreleri azaldı, yüzde 42’si ücret kaybı yaşadı ve çalışma biçimi erkeklere göre daha fazla değişti” denildi.

Rapordan başlıklar:

Gerçek kadın işsizliği yüzde 40’ın üzerinde

TÜİK’in açıkladığı dar tanımlı işsizlik oranı işgücü piyasasındaki gerçekleri yansımaktan oldukça uzaktır. TÜİK’in dar tanımlı işsizlik hesaplaması Covid-19 döneminde ise iyice anlamsız hale gelmiştir ve salgının işgücü piyasalarında yarattığı gerçeklerini yansıtmaktan uzaktır.

DİSK-AR Covid-19 salgınının başından itibaren ILO’nun “eşdeğer tam zamanlı iş kaybı” metodunu 3 kullanarak Covid-19 dönemindeki gerçek işsizliği ve iş kaybını hesaplıyor.

Geniş tanımlı işsizlik oranı Kasım 2020 döneminde toplamda yüzde 28,8, erkeklerde yüzde 24 ve kadınlarda yüzde 37,7 olarak gerçekleşti. Öte yandan Covid-19 nedeniyle işbaşında olan kadınların sayısının ve çalışma sürelerinin düşmesi nedeniyle Kasım 2020 döneminde 1 milyon 75 bin kadın iş kaybı yaşadı. Diğer bir ifadeyle işten çıkarma yasağı nedeniyle işbaşında olmayanlar istihdam içinde göründü ancak fiilen iş yapmadı.

Böylece Covid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlik ve iş kaybı oranı kadınlarda yüzde 43 ise olarak gerçekleşti.

Kadınlar erkeklere göre işgücünden ve istihdamdan daha fazla çekilmek zorunda kalıyor

TÜİK verilerine göre toplam işgücü son bir yılda 1 milyon 406 bin azalarak 32 milyon 477 binden 31 milyon 71 bine geriledi. İşgücünde toplam azalış yüzde 4,3 oranında oldu.

Ancak bu azalışa cinsiyet bazında baktığımızda kadın işgücünde daha büyük bir daralma yaşandığı görülüyor. Kasım 2019’da 1 milyon 755 bini işsiz ve 8 milyon 639 bini istihdamda olmak üzere toplam olarak 10 milyon 596 bin kadın işgücündeydi.

Covid-19 salgınından bu yana 867 bin kadın işgücünden çekildi ve kadın işgücü 9 milyon 729 bine geriledi. Kadın işgücündeki gerileme yüzde 8,2 oranında gerçekleşti. 2019 Kasım’da 21 milyon 881 bin olan erkek işgücü sayısı ise bir yılda 538 bin azalarak Kasım 2020’de 21 milyon 343 bin oldu. Erkek işgücü ise yüzde 2,5 oranında azaldı.

Böylece kadınlar son bir yılda erkeklere göre işgücü piyasalarından daha fazla çekildi. Kadınların işgücüne katılma oranında da beklendiği gibi ciddi düşüş meydana geldi. Kasım 2019’da yüzde 33,9 olan kadınların işgücüne katılma oranı son bir yılda 3,3 puan azalarak yüzde 30,6’ya geriledi.

Her dört kadından sadece biri istihdamda

Ekonomik krizin ve Covid-19’un etkisiyle istihdamda yaşanan azalış kadın istihdamında daha çarpıcı bir şekilde görülüyor. TÜİK’e göre Kasım 2019 döneminde yüzde 45,6 olan istihdam oranı Kasım 2020’de 2,7 puan azalarak yüzde 42,9’a geriledi. Kasım 2019’da yüzde 63,3 olan erkek istihdam oranı son bir yılda 3,1 puan azalarak yüzde 60,2 oldu.

Kadın istihdam oranı ise Covid-19 salgınından bu yana 2,3 puan azalışla 28,3’ten yüzde 26’ya düştü. Böylece Kasım 2020 döneminde her dört kadından yalnızca biri istihdamda olabildi.

Kasım 2019’da 8 milyon 841 bin kişi olan istihdam edilen kadınların sayısı son bir yılda 571 bin kişi azalarak 8 milyon 270 bine düştü (Grafik 4). Böylece son bir yılda istihdam edilen kadınların sayısı yüzde 6,5 azaldı. Bu oran genelde yüzde 3,9, erkeklerde ise yüzde 2,7’dir. Halihazırda düşük olan kadınların istihdam oranı Covid-19 döneminde daha da azaldı.

Kayıt dışı kadın istihdamında büyük düşüş

Kayıt dışılığın kadınlarda çok daha yüksek olduğu biliniyor. İstihdamda kayıt dışı bulunanların sayısına bakıldığında son bir yılda 716 bin kişilik bir düşüş söz konusudur.

2019 Kasım’da 3 milyon 652 bin kadın kayıt dışıyken Kasım 2020’de bu sayı 2 milyon 936 bin oldu. Böylece kayıt dışı çalışan kadınların oranı son bir yılda 5,8 puanlık bir azalışla yüzde 41,3’ten yüzde 35,5’e düştü. Kayıt dışı kadın istihdamı son bir yılda yüzde 20 oranında azaldı.

Kasım 2019’da 19 milyon 327 bin olan istihdamdaki erkeklerin sayısı son bir yılda 531 bin azalışla 18 milyon796 bin oldu. Kasım 2019’da 5 milyon 869 bin olan kayıt dışı çalışan erkeklerin sayısı ise son bir yılda 776 bin kişilik bir düşüşle Kasım 2020’de 5 milyon 93 bin oldu. Böylece kayıt dışı erkek istihdamı son bir yılda yüzde 13’lük bir azalış gösterdi.

Kayıt dışı kadın istihdamının pandemi döneminde çok daha kırılgan hale geldi. Kadın istihdamındaki düşüşün esas olarak kayıt dışı istihdam düşüşünden kaynaklandığı görülüyor.

Ümitsiz kadınların sayısında ve zamana bağlı eksik kadın istihdamında patlama yaşandı!

Bilindiği gibi Covid-19’un başlamasıyla dünyada ve Türkiye’de çalışma şekillerinde değişiklikler meydana geldi. Bu dönemde izin, dönüşümlü çalışma, evden çalışma ve kısa çalışma gibi uygulamalara başvuruldu. Bu uygulamalar çalışma saatleri ve işbaşında olanların sayısında düşüşlere sebep oldu. Zamana bağlı eksik istihdamda ise devasa bir artış yaşandı.

TÜİK verilerine göre Kasım 2019 ve Kasım 2020 arası dönemde işbaşında olan kadınların sayısı 992 bin kişi azaldı. Kasım 2019’da 8 milyon 639 bin kadın işbaşındayken Kasım 2020’de bu sayı 7 milyon 649 bine geriledi. Kasım 2019’da 18 milyon 816 bin olan işbaşında olan erkeklerin sayısı ise Kasım 2020’de 1 milyon 225 bin kişi azalarak 17 milyon 591 bine geriledi. Böylece işbaşında olan erkeklerin sayısı son bir yılda yüzde 6,5 azalmışken kadınların sayısı yüzde 11,5 oranında azaldı.

Kasım 2019’da erkeklerde zamana bağlı eksik istihdam sayısı 274 bin iken Kasım 2020’de bu sayı 1 milyon 37 bine yükseldi. Kasım 2019’da 86 bin olan kadınlarda zamana bağlı istihdam sayısı 320 bin kişi artarak Kasım 2020’de 406 bine yükseldi. Böylece zamana bağlı eksik istihdam sayısı son bir yılda erkeklerde yüzde 378,5 ve kadınlarda ise yüzde 472,1 oranında arttı. Zamana bağlı eksik istihdam istihdamda olup esas işin ve diğer işinde/işlerinde 40 saatten daha az süre çalışmış olup daha fazla süre çalışmak istediğini belirten kişilerden oluşuyor.

Kadın ümitsiz işsizlerin sayısında Covid-19 etkisiyle ciddi yükseliş yaşandı. Kasım 2019’da 418 bin olan ümitsiz erkek işsizlerin sayısı bir yılda 451 bin kişi artarak Kasım 2020 döneminde 869 bin kişi oldu. Kasım 2019’da 297 bin olan ümitsiz kadın işsizlerin sayısı ise son bir yılda 508 bin kişi artarak 805 bine yükseldi. Bu yükseliş, Covid-19 salgınında hanede yaşanan gelir azalışıyla birlikte kadınların iş bulduklarında çalışabileceklerinin göstergesi olabilir. Ümitsiz erkek işsizlerin sayısı son bir yılda yüzde 108 artmışken kadınlarda bu oran yüzde 171 olarak gerçekleşti.

Sonuç olarak,
Kadınlar Covid-19 döneminde işgücünden ve istihdamdan daha fazla çekildiler. Kadınlar Covid-19 döneminde daha fazla evlerine dönmek zorunda kaldı.

Covid-19 bakım emeğine (hasta bakımı, çocuk bakımı, yaşlı bakımı, ev hijyeni gibi) olan ihtiyacı artırdığı için kadınları işgücünden ve istihdamdan çekilmeye zorladı ve işgücü piyasasında toplumsal cinsiyet eşitsizliği arttı.

Talep ve öneriler

● Kadın istihdamın önündeki engellerden olan çocuk bakımı, yaşlı bakımı ve ev işleri kadının üstünden alacak sosyal politikalar uygulanmalı.
● Çalışma hayatında kadına yönelik her türlü ayrımcılık terk edilmeli, cinsiyetçi iş bölümüne, ücret eşitsizliğine son verilmeli; güvenceli ve düzenli işler yaratılmalı.
● Salgın döneminde artan kadın işsizliğini azaltacak istihdam politikaları hızla hayata geçirilmeli. Kadınların gelirlerini koruyacak önlemler alınmalı, artan bakım emeği için ekonomik destek ve ebeveyn yardımları sağlanmalı.
● Sendikaların çalışma alanlarına yönelik politikaları oluşturulurken ve hayata geçirilirken toplumsal cinsiyet eşitliği referans alınmalı.
● İstanbul Sözleşmesi’nin tartışılmasına son verilmeli, 6284 sayılı Yasa etkin bir şekilde uygulanmalı.
● ILO’nun 190 sayılı sözleşmesi derhal imzalanmalı, sendikalar bu konuda ortak kampanyalar örgütlemeli.
● Sendikalar yaşamın her alanında kadına yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik şiddet ve tacizin sonlandırılması için önlemler almalı.
● Sendikalarda, meslek odalarında ve diğer demokratik örgütlerde kadınların karar mekanizmalarında varlığını garanti altına alacak kararlar hayata geçirilmelidir.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
k_zg_n
Kızgın
0
_a_rm_
Şaşırmış
https://devrimcidusun.org/wp-content/uploads/2021/04/1.png
Giriş Yap

Devrimci Düşün Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!