İSTANBUL – Aileleri yıllardır toplama kamplarında esir tutulan Uygurlar, Çin’n Ankara Büyükelçiliği önünde ‘Aile Nöbeti’ başladı. Yakınlarının akibetini soran Uygurlar, polis tarafından engellenmek istedi. Polislerin, ‘Burada eylem yapmanıza izin veremeyiz.’ diyerek müdahale etmek istediği Uygurlar, duruma tepki gösterdi.
Yakınlarından 3-4 yıldır haber alamadıklarını anlatan bir Uygur, ‘Kimse buraya keyfine gelmedi. Namusumuzu kurtarmak için buradayız. Soykırıma uğruyoruz. Bizi yok etmek istiyorlar. Ama bunu yapamayacaklar. Biz özbe öz Türküz biz, özbe öz müslümanız. Her gün bizim bacılarımıza toplama kamplarında sırayla tecavüz ediyorlar. Siz bizi zorla tutuklayacaksınız buyrun tutuklayın.’ ifadelerini kullandı.
Sermayenin milliyetçiliği
Sermaye devletinin milliyetçiliği, sermayenin çıkarlarını sağladığı sürece geçerlidir. Milliyetçilik, genellikle iktidarını korumak ve kitleleri zehirleyerek yapay ayrımlar yaratmak için kullanılır. Ancak sermayenin çıkarlarına zarar verecek bir durum olursa hemen oracıkta vazgeçilir. Revizyonist Çin ile coğrafyamızın işbirlikçi tekelci sermayesi arasındaki ekonomik-ticari ve politik ilişkileri korumak, sermaye devleti açısından herşeyin üzerindedir. Bunun böyle olduğunu tarihte yüzlerce, binlerce örnekle kanıtlamış olan siyasi iktidar, geçtiğimiz aylarda Uygur Türklerinin Çin’e teslim edilebilmesinin önünü açan anlaşmayı da imzalamıştı. Bugün ise, maruz kaldıkları zulme karşı sesini yükseltmek isteyen Uygurlara, sermayenin çıkarlarını koruma refleksi ile müdehale edildi.
Polislerin grubu konsolosluk önünden uzaklaşmasını isteyerek uzak bir bölgeyi göstererek ‘şuraya geçin’ demesi üzerine bir Uygurlu, ‘Orada ben kime hesap soracağım. Ben burada Çin’e göstermem lazım bunu. Ben şov yapmak için gelmedim buraya. Ailemin sesini duymayalı 3 seneden fazla oldu. 3 senedir annemin sesini duymuyorum.’ dedi.
Bu arada bir sivil polisin eyleme katılan Uygurların görüntülerini çektiği görüldü. Ayrıca polis, herkesin kimliklerini toplayarak tek tek GBT kontrolü yaptı.
