ANKARA – Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Suriye’de HTŞ lideri Colani (Ahmed Şara) ile bir görüşme gerçekleştirdi. TOBB tarafından yapılan açıklamada, yapılan görüşmenin ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi açısından ‘verimli’ geçtiği belirtildi.
Hisarcıklıoğlu, konuyla ilgili sözlerine şu şekilde devam etti: “TOBB olarak Suriye’nin ekonomik yeniden yapılanması için buradayız. ‘Suriye’nin yeniden inşasına nasıl katkıda bulunabiliriz, özel sektörü ve girişimciliği nasıl canlandırabiliriz, iki ülke arasındaki ticaret hacmini nasıl artırabiliriz?’ gibi meseleleri ele aldık. Altyapı, inşaat, enerji, gıda, lojistik gibi birçok sektörde Türk şirketleri önemli bir rol üstlenebilir.”
Özel sektörü temsil eden bir iş insanları heyeti ile Şam’da ikili görüşmeler yaptıklarını aktaran Hisarcıklıoğlu, Suriye’ye ‘her türlü katkıyı’ sağlama konusunda istekli olduklarını ifade etti ve Organize Sanayi Bölgeleri ile kara gümrük kapılarının modernizasyonu konusundaki deneyimlerini paylaşabileceklerini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye ile Suriye arasında taşımacılık faaliyetlerinin son zamanlarda hız kazandığını vurgulayarak, bu yılın ilk beş ayında Türkiye’den Suriye’ye geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 60 artışla toplam 110 bin taşıma gerçekleştirildiğini belirtti.
HABER ANALİZ
Hem ABD-İngiltere emperyalizmi hemde İsrail, HTŞ’nin Suriye’de empeyarlist ve siyonist çıkarların temini konusunda ne kadar elverişli olduğunu -özellikle İran savaşı sürecinde- gördü. O andan itibaren Suriye’nin geleceğinde HTŞ’ye Kürtler ve Dürziler gibi güçlerden daha büyük bir rol vermek istediklerini de gösterdiler.
ABD-İngiltere emperyalizminin çıkarlarının temini esasına uygun biçimde bölge politikalarında yapılan son düzenlemelerin ardından Suriye’ye yönelik amborgonun kaldırılması, HTŞ’nin terör listesinden çıkarılması ve Abraham Anlaşmaları’na dahil edilmesinin planlanması da dahil geçici hükümete (esasta HTŞ’ye) yönelik adımlar arka arkaya atıldı.
İsrail, Kürtlerin bölgedeki varlığı ve statü kazanması gerekliliği ile ilgili söylemlerinden vazgeçerken, ABD-İngiltere emperyalizmi de benzer şekilde otokratik devletin(TC) çizgisini onaylar noktaya geldi. PKK’nin kendini feshi ve bugün Süleymani’ye de gerçekleştirilen silah bırakma merasimi ile dün HTŞ-SDG arasındaki görüşmede SDG’den tüm kurumlarını Suriye Geçici Hükümetine(yani HTŞ’ye) devretmesi dayatması yapılması, ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack’nun konuya ilişkin, “Bu çok önemli bir adım ve gözlemlediğimiz kadarıyla bölgede bir değişim var. QSD, Suriye’ye entegre olma ve orduya katılma fırsatına sahip olabilir,” demesi ile işbirlikçi tekelci sermayenin temsilcilerinden TOBB’nin bugün Suriye’de görüşmesi birbiriyle bağlantılıdır.
HTŞ’nin Suriye’de kalıcı olacağını, Kürt güçlerinin sermayenin faaliyetleri önünde engel olmayacağını, emperyalist proje ekseninde T.C devletinin Orta Doğu’da oynacağı rolün devam edeceğini anlayan, bunlara ikna olan işbirlikçi tekelci sermaye, henüz topraklarına dökülen kan kurumamış olan Suriye’ye kâr uğruna vampir iştihahıyla gitti.
