ANKARA – Sermaye devleti ve onun hükümeti AKP, bir kez daha Dünya Bankası’nın kapısını çalarak borçlanma talebinde bulunmuştu. Borçlanma talebi Dünya Bankası tarafından onaylandı.
18 MİLYAR DOLAR YENİ BORÇ
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dünya Bankası ile yürütülen işbirliği kapsamında gelecek 5 yıllık döneme ilişkin mali işbirliği programı oluşturulduğunu belirterek, “Dünya Bankasının ilk 3 yıl içinde ülkemize ilave 18 milyar dolarlık finansman sağlayacağı Ülke İşbirliği Çerçevesi Programı, Bankanın İcra Direktörleri Kurulunda görüşülerek yürürlüğe girdi” dedi.
DÜNYA BANKASI’NA OLAN BORÇ 35 MİLYAR DOLARI AŞTI
Şimşek, Dünya Bankası ile yürütülen işbirliği çalışmalarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Dünya Bankasından kısa süre önce 3 ayrı proje için 1.5 milyar dolarlık borçlanmaya gidilmişti. Şimşek, Dünya Bankası ile şimdi de 2024-2028 mali yıllarını kapsayan dönemdeki mali ve teknik işbirliğinin temelini oluşturan önemli bir programa imza atıldığına işaret ederek, “Dünya Bankası ile yürüttüğümüz güçlü işbirliği kapsamında gelecek 5 yıllık döneme ilişkin mali işbirliği programı oluşturuldu. Dünya Bankasının ilk üç yıl içinde ülkemize ilave 18 milyar dolarlık finansman sağlayacağı Ülke İşbirliği Çerçevesi (Country Partnership Framework-CPF) Programı, Bankanın İcra Direktörleri Kurulunda görüşülerek yürürlüğe girdi” diye konuştu.
Dünya Bankasının, Türkiye’ye aktardığı kaynak tutarı devam eden 17 milyar dolarlık programa 18 milyar dolar daha ilave ederek 35 milyar dolara yükseldi.
‘DÜNYA BANKASI’NIN ÜLKEDEKİ ETKİNLİĞİ ARTTIRILACAK!
Dünya Bankası’nın ülkedeki etkinliğinin arttırılacağını açık açık ifade eden Şimşek, borçlanma usülü ile bağımlılık ilişkilerini daha perçinlediklerini anlattı.
Afetlere karşı dirençlilik, enerji, yeşil dönüşüm, iklim değişikliğiyle mücadele, ihracatın desteklenmesi, reel sektör, altyapı, lojistik, sanayi, tarım, eğitim, sağlık ve kapsayıcılık gibi birçok alanda Dünya Bankası desteğinin sağlanmasının planlandığını belirten Şimşek, şu değerlendirmede bulundu: “Program, Dünya Bankası kuruluşları olan Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD), Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ve Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA) tarafından ortaklaşa uygulanacak. Bankanın ülkemizdeki faaliyetlerinin etkisi artırılacak. Bu süreçte, ülkeye özgü zorlukların çözümüne odaklanan, özel sektör katılımını artırmayı hedefleyen ve operasyonlarda bütüncül sonuçları elde etmeyi amaçlayan bir yaklaşım izlenecek.”
‘ÖZEL SEKTÖRÜN GELİŞTİRİLMESİNDE KULLANILACAK’
Şimşek, Ülke İşbirliği Çerçevesi Programı kapsamında Dünya Bankasının 3 yıl içinde Türkiye’ye sunacağı ilave 18 milyar dolarlık finansman paketine değinerek, “Söz konusu tutarın 6 milyar dolarının IBRD’den, 9 milyar dolarının IFC’den sağlanması bekleniyor. MIGA’nın ise kısa vadeli garantiler aracılığıyla 3 milyar doları harekete geçirmesiyle 3 yıl içinde sağlanacak finansmanın yaklaşık üçte ikisinin özel sektörün geliştirilmesinde kullanılması öngörülüyor” ifadelerini kullandı.