Kod 29 ile İşten Atılan PTT İşçilerinden SGK Önünde Eylem

Kendi kurdukları Posta, Telefon ve Telekomünikasyon İşçileri Sendikası (PTT-SEN) ve Posta, Transfer, Taşımacılık ve Kargo İşçileri Sendikası’na (PTT KARGO-SEN) üye oldukları için işten çıkarılan taşeron PTT işçilerinin direnişi 106. gününe girdi.

İSTANBUL – İşçilere ve sendikal örgütlenmeye karşı saldırının pandemi dönemdeki adı haline gelen kod 29 ile işten atılan PTT işçileri, dün SGK önünde eylemdeydi.

7 Aralık’tan bu yana hafta içi her gün İstanbul ve İzmir’deki PTT Başmüdürlükleri önünde direnişlerini sürdüren işçiler, bugün de eylemdeydiler. Beyoğlu ilçesine bağlı Pürtelaş mahallesindeki Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü önünde toplanan işçiler, “İşçiler Burada, Yasalar Nerede” yazılı bir pankart ile oturma eylemine geçtiler. Oturma eyleminin başlamasının ardından işçiler ile SGK’nin özel güvenlikleri arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı.

ŞEN: YASALAR UYGULANMIYORSA NİYE VAR?

SGK önünde bir konuşma yapan PTT-SEN Yöneticisi Süleyman Şen, sendikaya üye olmanın anayasal bir hak olmasına rağmen PTT’de sendikal baskıların sürdüğüne işaret etti. Şen, “Biz Aile ve Çalışma İl Müdürlüğü önüne de gittik, Ulaştırma Bakanlığı Bölge Müdürlüğü’ne de gittik, PTT ve taşeron şirket ile de görüşmeye çalıştık… Bazıları yardımcı olacağını, bazıları ise konunun kendileriyle alakasının olmadığını söylediler. Bizi kim işten attı? Bizim muhatabımız kim? Bize 106 gündür bunun açıklamasını bile yapmadınız. Bugün burada olmamızın nedeni, 177.000 kişinin sorgusuz sualsiz işten çıkarılmasıdır. Buradan Kod-29 ile işten çıkarılan 177.000 kişiye sesleniyorum; gelin, birlik olalım. Patronların keyfi işten çıkarmalarının sona ermesini, anayasal hakların uygulanmasını istiyoruz. Sendikal haklar tanınsın, sendikal baskılar sona ersin istiyoruz. Nereye gitsek ‘Yardımcı olacağız’ veya ‘Muhatap biz değiliz’ yanıtlarıyla karşılaşıyoruz. Artık bıktık bundan! Arkadaşlarımız çocuklarının yüzüne bakamıyor. Artık birisi bizim sesimizi duysun. Sendikal baskı kalksın. Devlet kurumunda sendikal baskı mı olur? Devlet kurumunda Anayasa tanımamazlık mı olur? Bu kanunları ya kaldırın, ya uygulayın. Artık ne diyelim yani” şeklinde konuştu.

YILMAZ: SGK NE İŞE YARIYOR?

PTT-SEN Örgütlenme Uzmanı Ayşe Büşra Yılmaz ise, Kod-29 uygulamasıyla işçilerin yaşamlarının karartıldığına dikkat çekti. Yılmaz, “SGK koskocaman bir bina yapmış kendine. Ama ‘Ne işe yarıyor’ derseniz, işe yaradığı tek şey, işçilerin hayatını karartmaktır. Patronlar ‘Senin hayatını mahvettim, seni Kod-29 ile açlığa mahkum ettim.’ diye bir tane mesaj atıyorlar ve her şey bitiyor. Senin suçun, günahın varmış veya yokmuş hiç önemli değil. Direkt olarak hırsız, ahlaksız yaftasını yapıştırıyor. İşte SGK’nin işlevi budur. Bunlara göz yummak. 177.000 işçi ahlaksızlıkla yaftalanarak, Kod-29 ile işten atıldı. Yahu akıl mantık alıyor mu? Bu işçiler kafayı mı yedi? Aptal mı? Pandemi döneminde bu kadar insan hırsızlık mı yaptı, birilerini taciz mi etti? Ne yaptı bu kadar insan? SGK ne işe yarıyor? Bu kurum çalışmıyorsa kapatın. Kime gitsek ya ‘Biz sorumlu değiliz’, ya da ‘Dilekçe verin’ yanıtıyla karşılaşıyoruz. Dilekçe nedir? Ne dilekçesi? Bu kadar insan karnını dilekçeyle mi doyuracak? Kirasını dilekçeyle mi ödeyecek bu kadar insan? Bu kadar aşağılık bir düzen olmaz! Bu yasalar uygulanmıyorsa kaldırın. Kod-29 patronların elinde oyuncaksa bunu dürüstçe bize açıklayın. ‘Biz patronları koruyoruz, bu koskoca binalar patronları korumak için var’ deyin. ‘İşçilerin hiçbir hakkı yoktur’ deyin. İkiyüzlülük yapmayın. Bu koca koca kurumları inşa etmeyin, kendinize iş yapıyormuş görüntüsü vermeyin” dedi.

Diğer işkollarında çalışırken Kod-29 ile işlerinden çıkarılan işçilere de seslenen Yılmaz, “Buradan bütün işçi kardeşlerime sesleniyorum: Bu kurumlar çalışmıyorsa, işlevsizse, gelin, biz işlevsiz hale getirelim. Hiçbirimiz Kod-29’u hak etmedik. Hiçbirimiz ahlaksız değiliz. Asıl ahlaksızlar patronlar ve onların her istediğini yapan kurumlardır” şeklinde konuştu.

Exit mobile version