İSTANBUL – İstanbul Barosu, bugün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde ‘Savunma Nöbeti’ faaliyeti gerçekleştirdi. Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu, “Anayasal düzenin korunması, yargının esas amacıdır; Anayasa’ya aykırı uygulamalar artış göstermiştir” şeklinde ifade ederken, İmamoğlu’nun tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan’a ait bir mektup da okundu: “Avukatlık yalnızca bir meslek değil, özgürlüğün ve adaletin hayat damarıdır.”
İstanbul Barosu, meslektaşlarının hukuksuz bir şekilde hapsedilmesine tepki olarak Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde ‘Savunma Nöbeti’ düzenledi. Avukatlar, savunma görevlerini yerine getirememenin endişesini dile getirerek, Adliye’deki C Blok’ta toplandı. Buradan alkışlarla adliye önüne yürüdüler.
Eylemde, tutuklu İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun avukatlığı görevini de yürüten ve kendisi de tutuklu olan Mehmet Pehlivan’ın mektubu okundu.
Pehlivan mektubunda şu düşüncelere yer verdi:
“Demir parmaklıklar ardında geçen günler, bana bir gerçeği daha fazla hatırlatıyor: Avukatlık sadece bir meslek değil, özgürlüğün ve adaletin nefesidir. Bu nefesi kısmak isteyenlere karşı en büyük dayanışma gücümüz, birbirimize olan bağlılığımızdır.
Benim özgürlüğümden mahrum bırakılmam, sadece bireysel bir esaret değil. Aynı zamanda onlarca müvekkilimin adalete erişim hakkını da doğrudan engelliyor. Onların savunma haklarını gasp etmek, toplumun adalet arayışına da darbe vurmak demektir.
‘ADALET ARAYAN MİLYONLARIN UMUDU OLACAK’
Bu şekilde tutuklanan tek avukat olmadığımı biliyorum. Ancak meslektaşlarımın dayanışma gücüyle son avukat olabileceğime inanıyorum. Sizlerin gerçekleştirdiği ‘savunma nöbeti’, sadece meslektaşlarımızın değil, adalet arayan milyonların umudu haline gelecektir.
Işığın en az ulaştığı, kuyu tipi hücrelerde tutuluyor olsam da dışarıdan gelen dayanışma sesiniz bu karanlığı delip bana ulaşıyor. Gönderdiğiniz mesajlar ve gösterdiğiniz destek, burada bana güç ve umut sağlıyor. Hepinize gönülden teşekkür ederim. Savunma susmadı, susmayacak ve asla susmayacak.”
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ise şöyle konuştu:
“Anayasal düzene saygı; sav, savunma ve hüküm üçlüsünde yargının eşit parçası olarak geçerli olmalıdır. Anayasal düzeni korumak, yargının temel varlık sebebidir. Savunmanın pozisyonda sav ve hükümden ayrıldığı, ayrıcalıklı bir konumda olduğu açıktır. Savunmanın hedef alınması, aslında savunmayı etkisiz hale getirmek ve savunma öznesini vekilleriyle bir tutmak anlamına gelir.”