Otuz dokuz yaşında şimdi üç çocuğu olan bekâr bir anneyim – aslında dört çocuğum vardı ama en büyük oğlum, iki yıl önce, 21 yaşındayken vefat etti. Cape Town’da doğdum, üç çocuğun sonuncusu ve tek kız olanıydım.
Annem doğduğumda dul kalmıştı ve ev işçisiydi. Bizi büyütmek için tek başına mücadele etti.
1994’ün hemen öncesinde ve sonrasında, ilk demokratik seçimler sırasında – beyaz insanların birçoğunun ülkeyi terk etmeye zorlanacaklarını ve kaçmak zorunda kalacaklarını düşündüğü zamanlarda – annem işini kaybetti. Annem yatılı ev işçisiydi ve işverenleri ülkeyi terk edince kente taşınmak zorunda kaldık.
Her şey bizim için çok değişti.
Birçok şeye maruz kaldım ve 16 yaşımda çocuk sahibi oldum ve ardından 19’umda bir tane daha.
Fuhuş Sistemine Giriş
Fuhuş sistemiyle sokulmam, bütün gün iş aradıktan sonraki uğursuz bir akşamüstü oldu. Bir araç yanıma yaklaşıp yolun kenarında durdu. Sanki dünmüş gibi hâlâ hatırlıyorum. George Kenti’nin plakasını (CAW) taşıyan bir Ford Escort’tu. Beyaz adam “iş yapmak”la ilgilenip ilgilenmediğimi sordu. Neden söz ettiğini bilmiyordum ve açıkladı. Düşündüm ve yap gitsin dedim kendi kendime, böylece en azından yol parasını çıkaracaktım ve hiç kimse bilmeyecekti çünkü evden çok uzaktaydım.
Arabasına bindim ve Welgemoed’daki misafirhaneye gittik. Bir saatten kısa bir süre sonra beni geri götürdü ve 550 Güney Afrika Randım [yaklaşık 220 TL] oldu.
Bu kadar parayla neler yapabileceğimin düşüncesiyle ne kadar heyecanlandığıma asla inanamazsınız. O zamanlar bu parayla birçok şey yapılabilirdi. Biraz yiyecek alıp eve gittim ve aileme iş bulduğum yalanını söyledim.
Sokaklara Dönüş
Annem birkaç ay sonra, bir mashonisa’ya (tefeciye) borçlanıp geri ödeyemeyinceye kadar sokaklara geri dönmedim. Topluluk borcu ödemek için kulübemizi satmaya karar verdi. O zaman birkaç ay önceki ilk “müşterim”le yaşadığımız olayı hatırladım ve o adamla yeniden karşılaşma ya da bana ödeme yapacak başkalarını bulma umuduyla o bölgeye gitmeye karar verdim. Böylece annemin borçlarını ödemek için parayı kullanabilecektim.
Bu sefer birkaç prezervatifle “hazırlıklı” gittim.
Ve evet, cinsel etkinlik için bana para ödemeye istekli erkekler vardı. Borcun tamamını, yani 1165 Güney Afrika Randı [yaklaşık 470 TL] biriktirerek geri döndüm. Paranın tamamına sahip olduğum halde, yine de, borcu geri ödemek için zaman versinler diye pazarlık yapmak için topluluk liderleriyle görüşmeye gittim. Parayı tek seferde ödersem, parayı nereden bulduğum konusunda topluluk liderleri arasında şüphe uyanacağını biliyordum. Ve böylece iş bulduğum konusunda yalan söyledim ve borcu ödemek için on günlük süre istedim ve gerçekten de ödedim.
Fuhuş Sistemine Bağlanmak
Evde ve çocuklar için gereksinim duyduğumuz her şeyle beraber Noel geliyordu; sokaklara geri dönmeye karar verdim ve kendime en fazla bir ay süre tanıdım. Çocuklarıma Noel giysileri ve benzeri hoş şeyler almak istedim.
Ama dokuz yıl sonra bile hâlâ bu kapana kısılmış durumdayım. Girmek çıkmaktan daha kolaydı. Şimdi ailemi geçindirebilsem de erkekler yüzünden başıma gelenler beni ölümle burun buruna getirdi.
Fuhşu Suç Olmaktan Çıkarmak ya da İlga Etmek
Sonrasında SWEAT (Seks İşçileri Eğitim ve Savunuculuk Görev Gücü/Sex Worker Education & Advocacy Taskforce) benimle bağlantıya geçti. Benimle temas kurduktan ve İngilizceye hâkim olduğumu fark ettikten sonra beni fuhşu, bir meslek olarak tanınması ve suç olmaktan çıkarılması çerçevesinde, savunmakta kullanmak istediler. Annemin patronlarından aldığı yardımlardan biri çocuklarının iyi okullara gönderilmesiydi. İngilizceyi bu yüzden biliyordum.
O sıralar neden olmasın diye düşündüm, fuhşun bir meslek olduğuna inanmadığım halde, ki hâlâ da inanmam, işi kabul edecektim. Bununla gurur da duymuyordum ve annem de dahil, çocuklarıma “anne, nerede çalışıyorsun” sorusunu sorduklarında, nerede çalıştığımı anlatmakta çok zorlandım.
SWEAT’deki iş bu güç ve utandırıcı sorular için en azından bir çıkış sağladı. Onlara en azından bir büro gösterebilir ve meslektaşlarımı işaret edebilirdim. Ardından bir “seks işçisi” olduğumu açıktan belirtmemi de gerektiren bu işi kabul ettim. Evde yalan söyledim ve bunu sadece iş için yaptığımı söyledim.
Bu iş bana gurur vermese de, en azından sokakta yabancı erkeklerle birlikte olmaktan daha güvenli olduğunu kanıtladı. Orada 2012’ye kadar çalıştım ve bu süre boyunca, ihtiyaç hâsıl olduğunda ve paraya gereksinim duyduğumda zaman zaman sokaklara geri döndüm.
2012’de savundukları konumun kadınların yararına olmayacağını fark ettim. Gerçekten de neden fahişeliğe başladığımız temel sorusunu gündemleştirmediği gibi, hiçbir şeyi de değiştirmeyecekti. Bunu seçtiğimden dolayı değil, koşullar böyle gerektirdiği için yapıyordum.
Bu noktada diğer hukuki seçenekleri araştırmaya karar verdim. Bu aşamada çeşitli hukuki seçeneklerin farkındaydım. Bir kalem aldım ve bunların listesini çıkardım.
Büyürken ve o kadınlarla birlikte sokakta dikilirken kurduğum tüm hayallerin listesini yaptım. Fahişelik yapmaya zorlananlardan yana işleyebilecek hukuki seçenekleri işaretlemeye başladım. Fahişeliğe zorlanan kişi hariç, fuhşun tüm görünümlerini suç olarak tanımlayan ve daha sonraları İsveç Modeli olarak bilinecek olan Eşitlik Modeli’nin en iyi model olduğu sonucuna vardım. Bu model fuhuş sisteminden çıkışın yanı sıra fuhuş sistemine girmelerini ve geri dönmelerini önlemek için kadınlara ve kızlara yatırım yapılmasını desteklemektedir.
Daha sonra, fuhşun suç olmaktan çıkarılmasını ve bunun meslek olarak tanıtılmasını savunanlara karşıt olarak Eşitlik Modeli’ni onaylayan bir örgüt bulmam gerektiğine karar verdim. O dönemde, tüm kadın örgütleri fuhşun suç olmaktan çıkarılmasını ve meslek olarak fuhşu desteklemekteydi.
Dört yıl boyunca, Sağlık ve Savunma Bakan Yardımcısı Nozizwe Madlala-Routledge tarafından kurulan ve fuhşun ilga edilmesini savunan, feminist insan hakları örgütü olan Embrace Dignity adında bir örgüt olduğunu hatırlayana kadar, ne yapmam gerektiğini düşündüm ve Nozizwe Madlala-Routledge’le görüştüm. Başlangıçta fuhuştan çıkmaya yardım edebileceklerini düşünüyordum ama kısa süre içinde, odaklanmalarının mevzuat reformunu savunmak ve fuhuş sisteminin ilga edilmesi olduğunu da fark ettim.
Kwanele – Artık Yeter
Bununla beraber Embrace Dignity mağdurların sesinden yoksundu ve onların desteğiyle fuhuş sisteminin mağdurlarını kapsayan bir hareket kurdum. Adına Kwanele dedik ve Afrika’da bir benzeri daha yok. Günümüzde yedi eyalette temsilciliğimiz bulunuyor. Free State ve Northern Cape’de temsilciliğimiz bulunmamaktadır.
Nihai olarak gerçekten gereksindiğimiz fuhşa zorlanan kadınların ve kızların iktisadî olarak güçlendirilmesi ve fuhuş sisteminin ilga edilmesiyle, kızların ve kadınların bu endüstriye girmemesini güvence altına alacak stratejileri bulmaktır.
Bundan sonraki makalelerimde fuhuş sistemine karşı mücadele için kurduğum iki kurumu daha ayrıntılı olarak ele alacağım.
(*) Daha çok Mickey Meji olarak bilinen Nomonde Meji, fuhuş sisteminin mağdurlarından biri olup, fahişe olarak dokuz yıl boyunca sokaklarda kaldıktan sonra hayatını yeniden inşa etmeye çalışmaktadır. Son 5 yıldır sokakları tamamen terk etmiştir.
Çeviren: S. Erdem Türközü
Kaynak: https://uncensoredopinion.co.za/prostitution-is-neither-sex-nor-work-it-is-exploitation/