İSTANBUL – İstanbul’da ters kelepçeli halde polis kurşunuyla vurularak öldürülen set çalışanı Çetin Kaya davasının ikinci duruşması bugün Kartal Anadolu Adliyesi’ndeki 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Müebbet hapsi istenen sanık polis Selçuk Ergen’e ‘iyi hal’ indirimi uygulanarak 25 yıl hapis cezası verildi.
Kadıköy’de 29 Kasım 2021 tarihinde polis Selçuk Ergen’in silahından çıkan iki kurşunla öldürülen set çalışanı Çetin Kaya’nın ölümüne ilişkin açılan davanın ikinci duruşması görüldü. Sanık polis ergen, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile katıldı. Duruşmada Kaya’nın ailesinin avukatı Özgür Urfa ve Zeynel Öztürk de hazır bulundu.
TELE1’den Luiz Letisya Azak’ın haberine göre; CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ile TİP İstanbul Milletvekili Barış Atay da duruşmayı takip etti.
KAYA’NIN YAKINLARI SALONA ALINMADI
Açık yargılama olmasına rağmen duruşma salonun kapısı kapatılarak Kaya’nın bazı yakınları içeri alınmadı. TİP İstanbul Milletvekili Barış Atay, salonun kapısını açtırmaya çalıştı. Atay, güvenlik görevlileri ile yaşanan kısa süreli arbede sonrasında Kaya’nın yakınlarını da salona aldırdı.
“POLİSİN DOĞRUDAN SİLAHLA İKİ EL ATEŞ ETTİĞİNİ GÖRDÜM”
Minibüs şoförü olan tanık Sinan Deveci, olay anını şöyle anlattı:
“Olay günü 34 M 1325 plakalı minibüsün şoförlüğünü yaparak olay yerinde seyir halindeydim. Yolcu indirmek için durdum. Yolun sağ tarafında beyaz renkli bir araç ile hemen önünde polis aracının durduğunu gördüm. Beyaz renkli aracın sol arka kapısına ölen şahıs elleri arkada olacak şekilde durur vaziyetteydi. Arkasında ise iki tane polis memuru vardı. Bir tanesi arkadan şahsın ellerini kelepçelemeye çalışıyordu. Diğeri de yanında duruyordu. Bu sırada yan tarafta duran polis memuru şahsın kafasına bir defa vurdu. Elinde bir şey var mıydı yok muydu tam olarak hatırlamıyorum. Polis memuru şahsın kafasına vurması üzerine şahıs polis memuruna doğru eğilmeye başladı. Bunun üzerine aralarında bir itişme yaşandı ve polis memurunun silahı iki kere ateş aldı. Silah bu sırada şahsın kafasının arkasında sağ kulağına doğru yakın bir yerdeydi. Ne konuştuklarını olduğum yerde duyamadım ancak silahın ateş aldığını gördüm. Ardından şahsı yere yatırdılar. Sonra bana sen durma devam et dediler.
Polisin şahsa doğrudan silahla iki el ateş ettiğini gördüm. Polisin silahı, Çetin Kaya’nın başına doğru duruyordu.”
TANIK POLİS DİNLENDİ
Polis İrfan Kavun ise olay anını anlatırken şu ifadeleri kullandı:
“Bağdat Caddesi üzerinde uygulama yaptık. Yağmurdan dolayı uygulamayı sonlandırdık. Aracın sol arka tarafında oturuyordum. Aracı kullanan Yunus Emre ara sokakta araç gördü. Araç cam filmiyle kaplıydı içerisi görünmüyordu. Kısa bir süre rakip ettik. Durması için anons etti Yunus Emre. Durmadı. 5-6 dakika takipleşme oldu. Görev yaptığımız mahalle suç olarak yoğun mahalle. Fikirtepe mahallesi. Aracın içini görmek istedik kim var diye. İçini göremeyince durdurmak istedik. Sadece bakacaktık. Araç durmadı kaçmaya başladı. Çakarları duyduktan sonra kaçtı. Durması yönünde ikazda bulundu şoför arkadaş. Araç minibüs yoluna çıktı. Sol şeritten ilerlerken büyük bir kamyon çıktı önüne. Araç durmak zorunda kaldı. Yunus Emre de aracın önüne kırdı. Kovalarken silahları doldurduk. Kendi can güvenliğimiz için yaptık. Silahımı doldurduktan sonra kılıfına koydum. Sağ kapıdan ineni görmedim. Ben indiğim gibi şoför tarafına gittim. Kaçmasın diye.
Ben kapıyı açtım. 5-6 kere yüksek sesle bağırdım ‘in aşağı’ diye. Çetin Kaya da kendini aracın sağına attı. ‘Ben ne yaptım?’ der gibi kaçmadığını söylemek için.
Şoför araçtan inmeyince kolundan çektim. Zorla araçtan indirdim. Kaçmaya yeltendi. Ensesinden tuttum ayağına çelme taktım kaçmasını engellemek için.
‘Selçuk abi gel yardım et kelepçe takalım’ dedim. Sol elimle kelepçeyi sağ eline taktım. Selçuk abi şahsın sağ kısmında duruyordu. Kelepçe oturmadı bileğine. Bileklik vardı bileğinde. İki kolu arkadaydı. Direniyordu. Sağa doğru eğildi sol kolu yukarı kalktı. O sırada silah sesi duydum. Selçuk abi ‘İrfan’ diye bağırdı. Beni vurdu sandım. İki el seri atış silah patladı. Normalde o kadar seri patlatamazsınız.
Olay tutanağındaki imza bana ait. Sanık polis memuru da ben de görevdeydim. Olayı görmeyen polisler o gece görevli olduğu için imza attı.
Silahın ilk atışında daha fazla güç uygulamak gerekirken ikinci atışta silah daha hassas şekilde ateş alabilir. Olayın şokuyla diğer arkadaşlarıma gittim. Olaydan sonra kelepçeyi Yunus Emre çıkarmış. Neden çıkardığını bilemem.”
Avukat Zeynel Öztürk, olay yeri delili olan kelepçeye neden el koymadığını sordu. Kavun, “Ben sokakta çalışıyorum adli polis değilim. Yunus Emre çıkardı” dedi.
AİLENİN AVUKATI EN ÜST SINIRDAN CEZA TALEP ETTİ
Kaya ailesinin avukatı Özgür Urfa ise sanık polisin en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ederek şunları söyledi:
“Kasten öldürme suçu vardır. Çetin Kaya’nın fiziki müdahalesi olmadı. Elleri arkada olduğu tartışması yoktur. Tanık beyanı vardır. Önce başına vurulmuş yere doğru eğildiği ya da düştüğü sırada sanık tarafından kafasına sıkılarak Çetin’in ölümüne neden olmuştur. Maktulün saldırıda bulunması söz konusu değildir. Etkisiz hale getirilerek kelepçelenmiştir. Sanığın silahı elindedir. Silahını yerine koyması gerekirdi. Sanık lehine delil dosyada yoktur. Olay tutanağı sadece lehinedir. Tek kişinin hazırladığı tutanakla sanık lehine delil oluşturmaya çalışılmıştır. Kasten öldürme söz konusudur. Pişmanlık göstermemiştir. En üst sınırdan ceza ile cezalandırılmasını talep ediyoruz.”
SANIK AVUKATI İLE BARIŞ ATAY ARASINDA TARTIŞMA
Sanık polis Selçuk Ergen’nin avukatı ise suçun kasten değil taksirle gerçekleştiği kanaatinde olduğunu belirterek tahliye talebinde bulundu.
Daha sonra milletvekillerine yönelerek ‘Şehit olan polislerin duruşmalarına katıldılar mı?’ diye sordu. Atay ise ‘Kendine gel. Siyaset yapma’ diye karşılık verdi. ,
Sanık avukatı, Atay’ın eşinin AY Yapımda yönetmen olduğunu söyledi. Atay ise ayağa kalkarak “Haddini bil. Size ne benim eşimden terbiyesiz. Kendinize gelin. Çetin benim arkadaşım” dedi.
Avukatın “Vekil olarak değil arkadaşı olarak katılsaydınız o zaman” demesi üzerine Atay, “Sana ne benim özel hayatımdan terbiyesiz” diye karşılık verdi.
Avukat daha sonra “Müvekkilim alevi derneğine kurban bağışı yaptı” dedi. Bunun üzerine salondan “Yuh. Terbiyesiz. Yazıklar olsun” sesleri yükseldi.